Teknolojinin hızına yetişemediğimiz bu günlerde sosyal medya hayatımızın büyük bir kısmını kapsamakta. Paylaşılan ve takip edilen içerikler yaşantımıza yön vermeye başladı. Popüler olabilmek için verdiğimiz çaba görülmeye değer. Beğeni alıp, takip edilebilmek için tüm özel hayatımızı bu platformlara uygun hale getirmek zorunda hissediyoruz.
Mevcut Durumdan Etkilenen Çocuklar
Mevcut durumdan etkilenen sadece kendi varlığımız değil tüm aile bireylerimiz en önemlisi de çocuklarımız da buradan payını almakta. Çocuğunun her anını aşama aşama kayda alma, rol yaptırarak video çekme gibi paylaşımlara rast gelebiliyoruz. Hatta öyle ki bir çocuğun doğduğu günden itibaren tüm yaşantısına an be an tanık olup tabiri caizse sosyal medyada büyüdü diyebileceğimiz durumlar mevcut. Bebek daha doğmadan açılan sosyal medya hesapları, cinsiyet partileri, altı ay kınaları, diş çıkarma partileri vs. gibi tüm anlar ebeveynin istediği gibi düzenlenip paylaşılmakta. En güzel kıyafetleri giydirip, süsleyip saçını yapıp bir de güzel bir arka fonu bulup en iyi kare yakalandı mı beğeni rekorları kırmaya başlar. Her şey ebeveynin tam hayalindeki gibidir.
Biz Bu Duruma Gelin Bir De Çocuğun Dünyasından Bakalım Ne Dersiniz?
Bu çocuklar aslında çocukluğunu yaşayamamaktadır. Çocukluğun verdiği o içinden gelen yüksek hayat enerjisini olduğu gibi yansıtamaz. Bir süre sonra kendi seçimlerini yapamamaya başlar, diğerlerinin görüşü onun için o kadar önemli hale gelir ki ötekinin onayı olmadan hareket edemez duruma gelir. Kendi duygularını, kendi hayatını yaşayamaz. Çünkü sürekli elinde telefonla gezen her anını yakalamaya çalışan, nasıl davranması, durması gerektiğini söyleyen bir ebeveyni vardır .Ebeveyninin istediği gibi çocuk olmak zorundadır. Yani yaşadığı kendi hayatı değildir aslında annesinin babasının tasarladığı çerçevedeki yaşantıyı yaşayan bir çocuktur.
Çocuklarını sahip olmadıkları nitelikler kazandırmaya çalışarak çocuk kendine yabancılaşmaya başlar. Sahte bir benlik maskesi takar. Yetişkin olduğunda kendi olduğu için utanmak zorunda kalan, içinden geldiği gibi değil kukla gibi başkalarının isteklerine göre yaşanacak bir hayat ihtimaller arasındadır. Ötekinin kabul edeceği davranışlar göstermek onun için ilişkilerini sürdürmenin en makul yoludur.