Evlilik birliliğinin farklı sebeplere dayanarak yasal yollarla sonlandırılması boşanma olarak isimlendirilir. Son yıllarda aile yapılarında gerçekleşen değişimler ile birlikte boşanma mutsuz evlilikleri bitirmek için daha sık kullanılan bir yöntem haline gelmiştir. TÜİK verilerine göre Türkiye’deki boşanma oranları son yirmi yıla göre üç kat artmıştır. Bu boşanmaların %35,3’ünün evliliğin ilk beş yılında gerçekleştiği görülmüştür. Boşanma tek başına bir olay değildir. Boşanma öncesi süreci, boşanmanın sürdüğü dönemi ve boşanma sonrasını kapsayan bir yaşam geçişidir. Her evlilikte birbirinden farklı yönlere sahip olduğu gibi her çiftte de farklı etkiler ortaya çıkarır. Bireylerin hayatında hukuki, ekonomik, sosyal, toplumsal, psikolojik ve fizyolojik yönlerde değişikliklere sebep olur.
Boşanmanın Psikolojik Etkileri
Boşanma gerçekleşirken yarattığı değişimlerle bireylerde birtakım psikolojik etkileri ortaya çıkarır. Bazı araştırmalar boşanmanın, eşin ölümü ile kaybedilmesinden sonra gelen en stresli yaşam olayı şeklinde tanımlandığını göstermiştir. Boşanma, ilişkinin niteliğinden ve boşanma kararındaki etkisinden bağımsız olarak yoğun duyguların yaşandığı bir deneyimdir. Boşanmanın ardından kişide başarısızlık hissi, acı, korku, kıskançlık, şüphe, yas, üzüntü, suçluluk, utanç, yalnızlık ve öfke gibi duyguların ortaya çıkması gözlemlenebilir. Bu dönemde bireyler benlik saygılarında bir azalma ve geleceğe yönelik düşüncelerdeki karamsarlıkta bir artış deneyimleyebilirler. Bunların yanında boşanmış bireyler tarafından evli olanlara kıyasla daha düşük düzeyde psikolojik iyi oluş, daha yüksek düzeyde anksiyete ve depresyon bildirilmiştir. Bütün bunlar boşanmanın çiftler üzerinde yarattığı psikolojik etkilerini ortaya koymaktadır.
Boşanma Sonrası Uyum
Boşanmanın sebep olduğu etkiler ve boşanma sonrasında bireylerin hayatında meydana gelen birçok farklı değişim, boşanma sonrası uyum kavramının önemini ortaya koymaktadır. Boşanmak ekonomik, sosyal ve eski eşle ilişki gibi çeşitli stres faktörlerini de içerdiğinden boşanmaya uyum da olumsuz duyguların yokluğundan daha fazlasını ifade eder. Boşanmanın ardından uyum, kriz döneminin oluşturduğu karmaşadan koparak yeni bir düzenin yaratıldığı süreçtir. Günlük hayatın gerektirdikleriyle başedebilmeyi ve benliğin eski ilişkiden ayrışarak yeniden şekillenmesini ifade eder. Bireyler boşanma sonrası karşılaştıkları değişimlere ayak uydururken psikolojik ve duygusal dalgalanmaların sona ermeye başlamasıyla uyum sürecine girer. Bu süreçte bir yandan boşanmanın getirdiği duygusal etkilerle uğraşılırken bir yandan da eski eş olmadan kurulacak yeni hayat düzenlenmeye çalışılır. Aile ilişkilerinde tanımların yeniden yapılması gerekeceğinden benliğin ve ailenin tekrar şekillendirilmesi de uyum sürecinde gereklidir. Başka bir deyişle, boşanma sonrası uyum kimlik ve rol değişiminin düzenlendiği, ailenin ve ebeveynliğin yeni gerçekliğe göre organize edildiği, eski eş ile ilişkilerin değiştiği, sosyal ve ekonomik olarak yeni bir yaşam tarzının kurulduğu duygusal ve bilişsel olarak yeniden yapılanma sürecidir. Benliğe ve aileye dair yeni bakış açılarının geliştirildiği bu süreçte kişi sahip olduğu kaynakları kullanırken uyumu etkileyen çeşitli faktörlerden de yararlanır. Bunlar yaş, eğitim düzeyi, boşanmadan itibaren geçen zaman, boşanma kararı üzerinde algılanan etki, biten ilişkinin niteliği, çocuk sahibi olamak olarak sıralanabilir. Araştırmalar ileri yaşın ve düşük eğitim düzeyinin uyum sürecinde zorlanma düzeyini arttırdığını gösterir. Boşanmadan itibaren geçen zamandaki artışın, alınan kararda daha belirleyici olmanın ve biten ilişkinin daha olumsuz nitelendirilmesinin uyum sürecine daha kolay adapte olmayı sağladığı ortaya konulmuştur. Yapılan çalışmalar farklı sonuçlar gösterebilse de çocuk sahibi olmanın eski eşler arasındaki sınır belirsizliklerini artırması ve çocuk bakımıyla gelen sorumlulukları ortaya çıkarması yönleriyle daha çok uyumu zorlaştırıcı bir faktör olduğu görülmüştür. Bunlar boşanma sonrası uyumu kolaylaştırıcı ve zorlaştırıcı etkenler olarak değerlendirilebilir.
Psikolog Elif Betül YÜCEL
KAYNAKÇA
Cabılar, B. Ö. ve Yılmaz, A. E. (2022). Boşanma ve boşanma sonrası uyum: Tanımlar, modeller ve uyumun değerlendirilmesi. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 14(1), 1-11.