inci psikoloji

Pendik/İstanbul

Doğu Mahallesi Papatya Sokak Yurttan Apartmanı no:17 Dare: 2

0552 844 26 26

10.00 - 20.30

Aile Dizimi Üzerinden Duygularımız

Aile Dizimi Üzerinden Duygularımız

Son zamanlarda “Zeytin Ağacı” filmi ile birlikte gündeme gelen aile dizimi konusu herkesin dikkatini çekmeye başladı. Nesilden nesile travmaların aktarıldığı, kişinin hiçbir sebebi olmaksızın hissettiği içsel duygusunun üzerine odaklanıldığı, nerden geldiğini, neden hissettiğini, ne yaşadığını anlamlandıramadığı duygunun çözümlenmeye çalışıldığı bir yöntemdir.
Aslında bu konuyu yıllar önce ünlü yazar Mark Wolynn “Seninle Başlamadı” adlı kitabında aile travmalarının nesilden nesile aktarılabildiğinden bahsetmişti.
Kitapta ailesel travmaların 3 nesil boyunca aktarılabileceği üzerine durulmuş. Travmatik bir çocukluğu olan iki kardeşin ikisinin yaşantısının birbirinden nasıl zıt olduğu, kişilerin duygusal kapasitesinin genişliği, destek aldığı çevresel etmenleri de göz önünde bulundurarak tercih ettikleri yaşam biçimleri üzerinde durulmuş.

Gerçek Yaşamdaki Fark

Filmde her ne kadar hızlı bir şekilde travmatik anı, duygu çok hızlı gelse de gerçek yaşamda maalesef böyle olmamaktadır. Biz ruh sağlığı çalışanlarının da en muzdarip olduğu konulardan birinin de bu kadar hızlı bir değişimin ve farkındalığın gerçekçi olmadığını anlatmak diyebiliriz. Çünkü filmdeki gibi her şey birden su yüzüne çıkmayabiliyor.
Bazen anlamlandıramadığımız derinlerden gelen o duygu bize ait olmayabilir. Ya da kendi yaşamadığımız bir başkasının yaşantısından örnek duyduğumuz ağır ve acı verici bir durum bizi sanki kendimiz yaşamışız gibi derinden etkileyebilir. Kimi zaman bir anı yoktur ancak yoğun hissedilen bir duygu vardır. Sanki annesiymiş gibi, sanki babaannesiymiş gibi, anlatılan olayı yaşarken sanki canlı canlı tanıklık ediyormuş gibi hissedilen o taze duygu. Bu durum aslında bir başkasının duygusunu içe almaktır, bu durumu psikolojide aktarım olarak açıklamaktayız. Aktarımı yaşadığınız kişiden kendinizi ayırt ettiğinizde duygunun ağırlığı gidecektir.

Duygu Kapasiteniz Geniş Değilse

Farklı bir perspektiften de bakmak gerekirse bu kadar popüler olup peşine düşülmesinin bir yanı da aslında kişinin yaşadığı olumsuz duyguların sorumluluğunu almaktan kaçışı olabilir. Duygu kapasiteniz geniş değilse olumsuz duyguyu yaşamakta güçlük çekebilirsiniz, hazır böyle bir alan açılmışken de olumsuz duyguyu; bu ağır yükü sırtlanmak yani yüzleşmek yerine geçmişten birine yüklemek çok daha cazip gelebilmektedir. Duyguyu hafiflettiği bir kısım varken aslında bir taraftan da kişinin kendi iradesini yok sayıp çevresel farklı sebepler bulmaya çalışmasına da yol açabilmektedir.
Yaşadığınız duygu her ne kadar olumsuz ve rahatsızlık verici de olsa sizinle ilgili olup olmadığını ayırt edin, eğer size aitse sarıp sarmalayıp sahiplenmek iyileştirecektir.
Eğer size ait değilse, annenize, babanıza, anneannenize aitse bilinçdışınıza kendinizin ve duygusunu aldığınız kişinin ayrı insanlar olduğunu duyurun !

Yaşadığımız tüm duygular insana bahşedilmiştir, olumlu ve olumsuz hepsinin bize yaşattığı deneyimi sahiplenip, kabullenmemiz dileğiyle…

Psikoterapist / Psikolojik Danışman Nurcan AKDENİZ